Nöbetçi Eczaneler
Ankara’nın gözde doğal alanlarından biri olan Eymir Gölü, doğa tutkunu ve spor meraklıları için pek çok aktivite imkanı sağlamaya devam ediyor. Yürüyüş ve bisiklet parkurlarıyla birlikte, kano tutkunları için de cazip bir seçenek haline gelen göldeki kano etkinliklerine ilgi giderek artıyor.
Doğanın içinde spor yapma fırsatı sunan Eymir Gölü, hem bireysel hem de grup halinde düzenlenen kano turlarıyla dikkat çekiyor. Hafta sonları yoğun katılım gösteren bu aktiviteler, hem amatör hem de profesyonel sporcular için ideal şartları sunuyor. Kano sporuyla ilgilenen genç yetenekler ise burada milli takıma hazırlık amacıyla yoğun bir antrenman programı uygulamakta. Eymir Gölü’nde kano eğitimi veren Utku Kerem Kanıbey, amaçlarının milli takıma sporcu kazandırmak olduğunu ifade ederek, “Ankara’da en güzel spor dallarından biri olan kano, doğal ortamda gerçekleştirilmesi itibarıyla büyük öneme sahip. Kış aylarında hava koşullarına bağlı olarak kapalı alanlarda çalışıyoruz ama uygun atmosferde tamamen açık havada antrenman yapıyoruz” şeklinde konuştu.
Kanıbey, sporcu seçiminde izlenen kriterler hakkında da şunları söyledi: “Burası halka açık bir alan. Kano sporuna başlamak isteyenler çocuklarını getirip deneme yapabilir. 14 yaşına kadar çocuklar burada teste tabi tutuluyor, bu yaştan sonra ise spor geçmişine sahip adayları değerlendiriyoruz. Şu an burada 12-13 sporcumuz mevcut ve antrenmanlarımız haftanın her günü devam ederken, pazartesi günleri dinlenme günümüzdür.” Milli takıma yönelik çalışmalara vurgu yapan Kanıbey, “Buradaki sporcuların çoğu ya milli takımda veya milli takıma girme çabası içindeler. Tom Projesi de olimpiyatlara sporcu hazırlamayı amaçlıyor. Kano, vücudun tüm kas gruplarını çalıştıran özel bir branş. Bu spora başlayan çocuklar genellikle büyük bir hevesle devam ediyor” diyerek sözlerini tamamladı.
14 yaşından beri kano ile ilgilenen Emir Şenpolat ise, “Spora başlama amacım kilo vermekti. Önceden kilolu bir çocukken, spor kulübüne gidip kürek takımına katıldım. Utku Hoca ile tanıştığımda, fiziksel yapımın bu spor için uygun olduğunu ve uzun süre devam edebileceğimi söyledi. Beni yönlendirdi, ardından Baha Hoca ile birlikte 3 yıl önce yola çıktım. Kürekçilikte hedefim, 2028-2030 olimpiyatlarına hazırlanmak. Yeni eklenen sprint yarışlarına katılmayı düşünüyorum; bu yarış 500 metrelik parkurda, 50 metrelik koşu ile başlayıp, ardından 250 metre kürek çektikten sonra dönüş yaparak yine 250 metre kürek çekip, son olarak 50 metrelik bir koşuyla bitiyor. Şu anda bu yarışa hazırlanıyorum ve en büyük hedefim olimpiyatlarda yer almak” şeklinde düşüncelerini paylaştı.
Üç yıldır burada kürek çeken Ufuk Özçelik de, “Daha önce yaptığım sporlar, burada yaşadığım duyguyu bana vermedi. Burada kendimi buldum ve bu sporun benim için iyi olduğunu düşünüyorum. Şu anki hedefim, olimpiyatlarda yarışarak şampiyon olmak. Gelecekte ise milli takım antrenörlüğü yapmayı arzuluyorum” ifadeleriyle hislerini dile getirdi.