Uluslararası Çocukluk Çağı Kanserleri Günü etkinlikleri çerçevesinde Erzincan İl Sağlık Müdürlüğü tarafından çocukluk çağı kanserleri hakkında bilgilendirme yapıldı. Yapılan açıklamada her yıl 15 Şubat tarihinin, dünya genelinde tüm kanserli çocukların ve gençlerin eşit sağlık hizmetlerine erişim ihtiyaçlarına dikkat çekmeyi amaçladığı ifade edildi. “Bu özel günde, çocukluk çağı kanserleri konusunda farkındalık yaratmak ve hastalığın etkisindeki ailelere destek olmak için küresel iş birliği çabaları sürdürülmektedir,” denildi.
Erzincan İl Sağlık Müdürlüğü, bu önemli gün ile ilgili olarak şu bilgileri paylaştı: Kanser, dünya genelinde çocuklar ve gençler için en yaygın ölüm nedenlerinden biridir. Her yıl 0-19 yaş aralığında yaklaşık 300 bin çocuk kanser teşhisi almaktadır. Türkiye’de ise yıl başına ortalama 4 bin 700 çocukta bu hastalığa rastlanmaktadır. Çocuklarda görülen kanser türleri, yetişkinlerde sık görülenlerden belirgin farklılıklar göstermektedir. En yaygın çocukluk çağı kanserleri arasında lösemiler (yüzde 35), lenfomalar (yüzde 15) ve merkezi sinir sistemi tümörleri (yüzde 14,4) bulunmaktadır.
Son yıllarda, çocukluk kanserlerinin tedavisinde kaydedilen gelişmeler dikkat çekmektedir. Örneğin, 30 yıl önce ölümcül olarak görülen akut lösemi, günümüzde yüzde 70’in üzerinde beş yıllık yaşam oranı ile en yaygın çocukluk çağı kanseri halini almıştır. Diğer kanser türlerinde de benzer ilerlemeler kaydedilmekte, radyoterapi, cerrahi müdahale ve kemoterapi yöntemlerinin bir arada kullanılması sonucu hastalıkların tedavisinde başarı oranları artmaktadır. Çocuklar, yetişkinlerden farklı bir yapıdadır ve pediatrik kanserlerin çoğu önlenememektedir. Bu nedenle, erken teşhis için ebeveynlerin ve sağlık uzmanlarının belirti ve semptomlara dikkat etmeleri çok önemlidir.
Çocukluk çağı kanserlerinin nedenleri arasında, erişkinlerdeki gibi net bir ilişki olduğunu söylemek zordur ve bu hastalıklar için herhangi bir tarama programı bulunmamaktadır. Sadece birkaç kesin risk faktörü belirlenmiştir. Bilinen en önemli risk faktörlerinden biri, iyonlaştırıcı radyasyondur. İyonize radyasyonun lösemi ve tiroid kanseri riskini arttırdığı ortaya konmuştur; bununla birlikte genetik yatkınlık ve bazı virüslere maruz kalma gibi olası diğer etkenler de dikkate alınmalıdır.
Çocuklarda kanserle ilişkili olarak uyarıcı olabilecek belirtiler şöyle sıralanabilir: Deride solukluk, halsizlik, sık enfeksiyon geçirme, sıra dışı kanamalar ve morluklar, iştahsızlık ya da ani kilo kaybı, dalakta büyüme, lenf düğümlerinde şişlikler, kemik ve eklemlerde ağrılar, açıklanamayan ateş ve ani görme değişiklikleri. Belirttiğimiz hususlardan birçoğunun, başka sağlık sorunlarına da bağlı olabileceği unutulmamalıdır. Kanserin erken belirtileri genellikle daha yaygın hastalıkların semptomlarıyla örtüştüğünden, çocuklardaki kanserlerin erken tespit edilmesi güçtür. Ancak birçok çocukluk çağı kanseri, ebeveynler veya doktorlar tarafından zamanında tespit edilip tedavi edilme fırsatı bulabilmektedir.
“Çocukluk çağı kanserlerinin erken anlamanın en etkili yolu, bu hastalığın belirtilerini göz ardı etmemektir.” Bu nedenle ebeveynlerin bu konuda bilinçlenmesi son derece önemlidir. Çocukluk çağı kanserlerinin yaygın belirtilerinin doktorlar tarafından bilinmesi, rápidos bir tanı ve tedavi sürecinin sağlanmasında kritik bir rol oynamaktadır.
Ülkemizde çocuk kanseri tedavisi Genel Sağlık Sigortası kapsamında ücretsiz olarak sunulmaktadır. Sağlıklı çocuklar ve gençler, gelişen ve sürdürülebilir toplulukların ve ilerici toplumların temel taşlarını oluşturur. Her kaybedilen çocuk, geleceğin onarılamaz bir parçasını kaybettirmektedir. “Çocuklarda kanser, küresel kanser sorununu oluşturan yalnızca küçük bir bileşen olmasına rağmen, aileler için bu durum hayati öneme sahiptir.”
Çocukluk çağı kanseri, önemli bir halk sağlığı sorunu ve toplumsal mesele olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle halkın, çocukluk çağı kanserleri hakkında bilinçlenmesi, erken tanı ve tedavi için belirtilerin tanınmasının artırılması oldukça önemli olacaktır. Çocukluk çağı kanserlerinin önlenmesi ve tedaviye yönelik acil adımlar atmalıyız!