Hocalı Katliamı’nın 33. Yıldönümünde Bakü’de Anma Töreni Gerçekleştirildi

Azerbaycan’da Hocalı Katliamı’nın 33. yılı dolayısıyla anma töreni düzenlendi. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Birol Akgün, katliamda hayatını kaybeden 613 kişi için saygı duruşunda bulundu. Hocalı’da 1992’de gerçekleşen olaylar, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçmiştir.

Azerbaycan'da Hocalı Katliamı'nın 33. yılı dolayısıyla anma töreni düzenlendi. Cumhurbaşkanı

Ermeni güçlerinin 26 Şubat 1992’de gerçekleştirdiği Hocalı Katliamı’nda yaşamını yitiren 613 şahıs anısına Bakü’de bir anma etkinliği düzenlendi. Bu trajik olayın üzerinden 33 yıl geçerken, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, bakanlar, milletvekilleri ve pek çok yetkili, Hocalı Anıtı’nı ziyaret ederek anma töreninde buluştu. Aliyev, anıt önüne çelenk bıraktıktan sonra saygı duruşunda bulundu. Tören alanına gruplar hâlinde gelen Azerbaycanlılar, katliamda hayatını kaybedenleri onurlandırmak amacıyla Hocalı Anıtı’na çiçekler bıraktı. Etkinliğe Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Birol Akgün de katılarak büyükelçilik personeliyle birlikte saygı gösterdi.

Büyükelçi Akgün, 26 Şubat 1992’de Hocalı’da yaşanan trajedi hakkında yaptığı konuşmasında, “O dönemde Ermeni silahlı güçlerinin hedefi olan masum 613 insanın acısını hala içimizde taşıyoruz. O gün esir alınan ve kaybolan birçok vatandaşımız var. Bu olay, insanlık tarihine kara bir leke olarak kazındı ve biz, Azerbaycan halkının acısını her zaman paylaştık. Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz ve Azerbaycan halkına başsağlığı iletiyoruz. Türkiye ve Azerbaycan olarak kardeşliğimizi güçlendirmek için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” dedi.

Hocalı Katliamı, 26 Şubat 1992’de Rusya’nın desteğini alan Ermeni güçleri tarafından gerçekleştirilen, 106’sı kadın, 70’i yaşlı ve 63’ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycan Türkü’nün katledildiği bir olay olarak kayıtlara geçti. Bu katliamın yanı sıra 150 kişi kaybolmuş, 487 kişi ağır yaralanmış ve bin 275 kişi Ermeni güçleri tarafından esir alınmıştı. Olay sonrasında yapılan incelemelerde, kurbanların bedenlerinde yanma izleri, gözlerinin oyulması ve başlarının kesilmesi gibi korkunç bulgulara rastlandı.