Nöbetçi Eczaneler
Kayseri Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Başkanı Mehmet Yalçın, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2024 yılı büyüme verilerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Yalçın, “Türkiye’nin 2024 yılı Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) büyüme oranı yüzde 3,2 olarak belirlenmiştir. Bu oran, önceki yıllarda görülen düzeylerin altında kalmış olsa da ekonomimizin sağlam yapısını göstermektedir” şeklinde konuştu.
Başkan Yalçın, Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde yüzde 5,3, ikinci çeyreğinde yüzde 2,4 ve üçüncü çeyreğinde yüzde 2,1 oranında büyüme gösterdiğini, son çeyrek için büyümenin ise yüzde 3 olarak kaydedildiğini belirtti. Yalçın, “Türkiye’nin büyüme oranındaki görece azalma önemli olsa da, 18 çeyrek boyunca kesintisiz bir büyüme sağlanması, bu noktada kayda değer bir başarıdır. İhracat odaklı bir ekonomik yapının tesis edilmesi, denge unsurlarının sağlanmasıyla daha da güçlenecektir. Orta Vadeli Program’daki hedeflere ulaşmak adına, sanayicilerimizin ve ihracatçılarımızın düşük maliyetli kredilere erişiminin kolaylaştırılması ve ihracat artışını destekleyecek yeni teşvikler verilmesi gerekmektedir” dedi.
Yalçın, “İhracatımızın büyük bir kısmını gerçekleştirdiğimiz Avrupa Birliği ülkelerindeki ekonomik durgunluk ve dünya genelindeki zorluklar, 2024 yılındaki büyüme oranında düşüş yaşanmasına yol açmıştır. Ancak büyümedeki bu azalma, umutsuz olmamıza neden olmamalıdır” ifadelerini kullandı.
Başkan Yalçın, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü: “2024, dünya genelinde ekonomik durgunluk, bölgemizdeki çatışmalar ve zorluklarla geçmiştir. Bu durumun 2025’te de devam etmemesi en büyük temennimizdir. ABD’deki yeni başkan, vergi ve çeşitli ekonomik uygulamaları ile global tedirginlik yaratmakta, bu da 2025 yılının zor bir dönem olacağına işaret etmektedir. Türkiye’deki yüksek enflasyon baskısının 2025 boyunca süreceği öngörülmektedir. Merkez Bankası’nın attığı adımlar, sıkı para politikalarının üretim ve nakit akışına olumsuz etki etmesine neden olmaktadır. Kur politikalarının ihracatçılar üzerindeki etkileri ve artan işgücü maliyetleri, ihracat kapasitemizi daraltmaktadır. 2026’da başlayacak AB Yeşil Mutabakatı çerçevesinde karbon vergisi uygulaması, firmalarımızın rekabet edebilirliğini kaybetmeden sürdürülebilir dönüşümlerini tamamlaması açısından kritik öneme sahiptir. Yeşil dönüşüm, dijitalleşme ve teknoloji tabanlı üretim, ihracat hedeflerimizin merkezinde olmalıdır. Tüm zorluklara rağmen sanayiciler olarak 2025’in daha olumlu bir yıl olacağı inancını taşımaktayız. 2025’te büyüme performansımızın güçlenmesini temenni ediyor, bu doğrultuda atılacak destekleyici adımlara katkı sunmaya hazır olduğumuzu belirtmek istiyorum.”