Gaziantep’te yaşayan 71 yaşındaki ustası ve bestecisi Rasim Çaparoğlu, ailesinden gizli olarak öğrendiği bağlama yapımını yaşına rağmen büyük bir tutku ile devam ettiriyor. Çaparoğlu, yarım yüzyıldır saz yapımının yanı sıra Türkiye’nin çeşitli bölgelerine bu enstrümanları satıyor, tamir işlemleri gerçekleştiriyor ve aynı zamanda türkü söyleyerek yeteneğini sergiliyor.
Şahinbey ilçesine bağlı Bey Mahallesi’ni mesken tutan Rasim Çaparoğlu, 14 yaşında iken babasının iş seçimini desteklemesine karşın saz yapımına ilgi duymadığını ifade ediyor. Ancak, daha sonra bir bağlama ustasının yanında çırak olarak başlayarak bu mesleği 50 yıldır büyük bir aşkla yürütüyor. Her gün çalışmaya devam eden Çaparoğlu, ustalığın verdiği tecrübe ile üretim ve onarım faaliyetlerini sürdürmekte.
Çaparoğlu, kendi küçük atölyesinde bağlama imal ederken, ilk günkü coşkusu ile işine dört elle sarıldığını belirtiyor. Askerlik görevini tamamladıktan sonra kendi iş yerini açan Çaparoğlu, gün boyunca saz üretimi yapıyor, akşamları ise sahne alarak eğlence mekanlarında performans sergiliyor. Aynı zamanda bir şair ve bestekar olan Çaparoğlu, uygun ağaçları işleyerek bu enstrümanı yaratmaya devam ediyor. Müziğe olan tutkusunun hep canlı kaldığını dile getiriyor.
Çaparoğlu, aileden gizli öğrenme sürecinin ardından mesleğini sürdürüyor. “İlkokulu bitirdikten sonra geleneksel bir işte çalışmamı istediler, ama ben saz çalmanın peşine düştüm” diyor. Ailesinin bu duruma başta karşı çıktığını, ancak zamanla onların da mesleğini kabul ettiğini vurguluyor. 20 yıl boyunca sahne aldığını ve hala bu işin keyfini çıkardığını ifade eden Çaparoğlu, çocuklarının saz çalmadığını ancak torunlarının öğrenmesini istediğini belirtiyor.
Mesleğinin kendisi için bir hobi haline geldiğini ve geçimini bu şekilde sağladığını söyleyen Çaparoğlu, müziği ve sanatı sevmeyen gençlere sosyal etkinliklere katılmalarını tavsiye ediyor. “Müzik, sanat ve spor gibi faaliyetler gençlerin gelişmesine yardımcı olur,” diyerek, gençlerin sanata olan ilgilerini artırmaları gerektiğini vurguluyor. Çaparoğlu, kendi mesleğini sevdiğini ve ömrü boyunca bu sanat dalında çalışmayı sürdüreceğini söyledi. “Atölyemde tezgâhımda yıkılmayı istiyorum; ondan sonra mesleği bırakırım,” diyerek bu işin hem yaşam amacını hem de tutkusunu ifade ediyor.