Adana’da İmam Tarık Karadağ’ı Öldüren Genç Hakkında Müebbet Hapis Davası Başladı

Adana’da cami imamı Tarık Karadağ’ı bıçaklayarak öldüren 17 yaşındaki M.A., müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmaya başladı. M.A., pişman olduğunu belirtirken, imamın eşi Cennet Merda Karadağ, olayın kasten yapıldığını savundu. Dava ertelendi.

Adana'da cami imamı Tarık Karadağ'ı bıçaklayarak öldüren 17 yaşındaki M.A.,

Adana’da, cami imamı Tarık Karadağ’ı bıçaklayarak öldüren 17 yaşındaki M.A., müebbet hapis cezası talebiyle hakim karşısına çıktı. M.A., duruşmadaki savunmasında, “Bunun için çok üzgünüm. Yaptığım şey son derece yanlış; ancak her şeyin bu noktaya gelmesini istememiştim. Bana sarıldığında bıçak onun karnına saplandı. Ailesinden özür diliyorum” dedi.

Olay, 24 Kasım 2024 tarihinde Yüreğir ilçesindeki Sinanpaşa Mahallesi’nde saat 14.45 sıralarında gerçekleşti. İddialara göre, M.A. ile imam Tarık Karadağ arasında sokakta bir tartışma başlamıştı. M.A., yanında bulunan bıçakla imamı karnından ve sırtından yaralayarak olay yerinden uzaklaştı. İmam Karadağ, hastaneye kaldırılmasına rağmen hayatını kaybetti.

Olay sonrasında yakalanarak tutuklanan M.A. hakkında müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı ve Adana Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Duruşmaya, tutuklu sanık M.A. katılırken, Tarık Karadağ’ın eşi Cennet Merda Karadağ da mahkemede hazır bulundu.

M.A., olayla ilgili bir ay sonra duyduğunu belirterek, imam Karadağ’ın kendisine sarıldığında bıçağın karnına saplandığını öne sürdü. Olay günü camiye gittiğinde, imamın aracını park ederken bir şeyler indirdiğini söyleyen M.A., “Tarık Karadağ’ın kız kardeşime bir zarar verebileceğinden korktuğum için onunla konuşmak istedim. Bıçak almak zorunda kaldım; çünkü kendisi yapılı bir insandı. Kendimi korumak amacıyla bıçağı çıkardım, ama asıl niyetim ona zarar vermek değildi. Sarıldığı anda bıçağın onun karnına battığını anladığımda hemen geri çektim. Olay sırasında arkadaşım da oradaydı, her şeyi gözleriyle gördü ancak müdahale edemedi. Ben Karadağ’ın elinden kurtulmayı başardım ve kaçtım, yaralanmadığını düşündüm. Sonrasında annemi arayıp durumu anlattım. Kızgınlıkla karşılandım, ama o an ambulans çağırmayı akıl edemedim. Olay sonrası evde babam ne olduğunu sorduğunda, kaçarken Karadağ’ın hala ayakta olduğunu dile getirdim. Polise haber verdikten sonra bıçağımla birlikte teslim oldum” ifadelerini kullandı.

Öldürülen imam Karadağ’ın eşi ise M.A.’nın açıklamalarının yalan olduğunu ve kasıtlı bir şekilde hareket ettiğini savundu. Buna karşın sanık M.A., pişman olduğunu yineledi.

Duruşmada, Cumhuriyet savcısı tanıkların zorla getirilmesini, gerekli belgelerin UYAP üzerinden iletilmesini ve sanık M.A.’nın tutukluluk halinin devam etmesini talep etti. Mahkeme, M.A.’nın tutuklu kalmasına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.