Afetlere Karşı Bireysel Hazırlık: Engeller ve Çözüm Önerileri Üzerine Çalıştay Yapıldı

İstanbul Aydın Üniversitesi ve Beylikdüzü Belediyesi iş birliğiyle düzenlenen çalıştayda, afetlere karşı bireysel hazırlığın önündeki engeller belirlendi. Özellikle çaresizlik algısı, maddi kısıtlamalar ve siyasi tartışmaların afet yönetimini etkilemesi vurgulandı. Uzmanlar, eğitimlerin pratiğe dökülmesi ve bireylerin sorumluluk alması gerektiğini ifade etti.

İstanbul Aydın Üniversitesi ve Beylikdüzü Belediyesi iş birliğiyle düzenlenen çalıştayda,

İstanbul Aydın Üniversitesi ile Beylikdüzü Belediyesi’nin ortaklaşa düzenlediği “Afetlere Karşı Bireysel Hazırlıkta Yerel Yönetimler ve STK’ların Rolleri Çalıştayı” raporu yayımlandı. Rapor, afetlere yönelik kişisel hazırlık süreçlerinin önündeki başlıca engeller arasında politik tartışmalar, ekonomik kısıtlamalar ve çaresizlik hissini vurguladı.

Anadolu Kültür Eğitim Vakfı (AKEV), Beylikdüzü Belediyesi Afet İşleri Müdürlüğü, İstanbul Aydın Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü ile Afet Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (AFAM) tarafından düzenlenen çalıştayda, 14 ilçe belediyesi, 24 sivil toplum kuruluşu ve 12 üniversiteden 200’e yakın akademisyenin katılımıyla önemli tartışmalar yapıldı.

Çalıştayın açılışında konuşan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “Bireysel hazırlık, afetlere karşı bir tercih değil, zorunluluk olmalıdır. Toplum olarak bu farkındalığı geliştiremezsek zararın önüne geçemeyiz. Eğitimlerin yalnızca teorik düzeyde kalmaması için yerel yönetimlerin önemli sorumlulukları bulunmaktadır” dedi.

Afet bilinci konusunda karşılaşılan engellerin yanı sıra, bireylerin rolü, eğitim sistemlerinin durumu, maddi engeller ve kamu kurumlarının iş birliğindeki eksiklikler üzerine tartışmalar yapıldı. Uzmanlar, toplumun afetler hakkında bilinçlenmesi amacıyla yürütülen çalışmaları değerlendirirken, bireylerin karşılaştığı başlıca sekiz engeli sıraladı:

1. Psikolojik engeller: Çaresizlik hissi, bireylerin farkındalık kazanmalarını engelliyor.
2. Siyaset üstü yaklaşım eksikliği: Afet yönetimi her türlü siyasi tartışmanın dışında görülmeli.
3. Standart eksikliğinden kaynaklanan sorunlar: Afet eğitimlerinde ortak standartlar oluşturulmalı.
4. Maddi kısıtlamalar: Yapılacak çalışmalar için destek mekanizmaları artırılmalı.
5. Eğitim uygulamalarındaki yetersizlikler: Uygulamalı eğitimler ve tatbikatlara öncelik verilmeli.
6. Vatandaşlık bilinci eksikliği: Afet hazırlığı herkesin bireysel sorumluluğu olarak kabul edilmeli.
7. Eğitim değerlendirme eksiklikleri: Eğitimlerin etkinliği periyodik olarak ölçülmeli ve geliştirilmelidir.

Uzmanların önerilerine göre, bireylerin afetlere hazırlığı noktasında en büyük engelin çaresizlik hissi olduğunu, uygun önlemlerle kayıpların azaltılabileceğini vurgulandı. Eğitimlerin yaygın olmasına rağmen genelde pratikle buluşturulmadığı, dolayısıyla tatbikat ve uygulamalı eğitimin artırılması gerektiği ifade edildi. Ayrıca, afet yönetiminin siyasi çekişmelerden uzak durması gerektiği ve yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve üniversitelerin iş birliği içinde hareket etmesi gerektiği üzerinde duruldu.

Erken yaşlardan itibaren eğitimlerin müfredata eklenmesi önerisiyle, farklı kurumlar arasında yer alan standart eksikliğinin yarattığı karmaşanın önlenmesi gerektiği de belirtilirken, bireylerin sorumluluk alması ve şehirlerin afetlere hazırlıklı hale gelmesi için aktif rol almalarının şart olduğu belirtildi. Verilen eğitimin etkinliğinin sürekli ölçülerek, yıl boyunca afet bilincinin gündemde kalması gerektiği vurgulandı.