Nöbetçi Eczaneler
Antalya Diplomasi Forumu’nda gerçekleştirilen bir panelde konuşan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli çerçevesinde barış, insan hakları ve evrensel değerlere dayalı yeni bir eğitim vizyonunu hayata geçirdiklerini ifade etti. Tekin, “Eğitimde erişim, öğretmen istihdamı ve kız çocuklarının eğitimi gibi konularda son 20 yıl içinde kayda değer adımlar attık” dedi. Emine Erdoğan ise eğitimin medeniyet değerleriyle bütünleşmesi gerektiğine dikkat çekerek, “İnsanlığa hoşgörü kültürünü yeniden öneriyoruz” şeklinde konuştu.
“Ayrışan Dünyada Geleceği İnşa Etmek: Eğitimin Dönüştürücü Gücü” temalı oturum, küresel krizler bağlamında eğitimin dönüştürücü etkisini ele aldı. Konuşmacılar, eğitimin bireylerin yanı sıra toplumları da şekillendiren temel bir güç olduğuna vurgu yaptı.
Emine Erdoğan, eğitim sektöründe barışçıl diplomasinin öneminin arttığı bir dönemde, eğitimin destekleyici bir araç olduğunu dile getirdi. “İnsanlığın daha fazla çatışma ve savaşı kaldıracak gücü kalmamıştır” diyen Erdoğan, eğitim sisteminin hoşgörü, ahlak ve ortak insanlık değerleri etrafında yeniden yapılandırılması gerektiğini savundu. Eğitimi, “insan olmanın zirvesine yolculuk” olarak tanımlayan Erdoğan, çağımızın sadece bilgi yükleyen ama insan ruhunu beslemeyen mekanik bireyler yetiştirdiğini belirtti. “Gerçek bir eğitimin amacı insan eserleri ortaya koymaktır” diyen Erdoğan, bilgi, irfan ve ahlakla şekillendirilmiş bir eğitim anlayışının gerekliliğini vurguladı.
Ayrıca, Filistin’de savaşın etkisi altında büyüyen çocuklara da değinen Erdoğan, eğitimin temel bir hak olduğunu ve bu çocukların yaşam haklarının da ellerinden alındığını belirtti. “Çocukların, hiçbir savaşın tarafı olamayacağını insanlığın vicdanına hatırlatmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Milli Eğitim Bakanı Tekin, Türkiye’de uygulanmaya başlanan “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nin hedefinin barışçıl, erdemli ve evrensel değerlere dayalı bireyler yetiştirmek olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vizyonu doğrultusunda bir “iyilik hareketi” başlatmayı planladıklarını belirten Tekin, “Adalet ve yaşam hakkının güvence altına alındığı bir dünya istiyorsak, eğitim sistemimizi yeniden yapılandırmalıyız” dedi.
Tekin, Türkiye’nin eğitim sistemindeki insani değerlere odaklanan dönüşümün yalnızca sözde kalmadığını, somut verilerle desteklendiğini vurguladı. 2002 yılında 12.1 yıl olan beklenen eğitim süresinin 2024’e kadar 19.7 yıla çıktığını belirten Tekin, bu ilerlemenin Türkiye’nin insani gelişim düzeyinin UNDP raporlarında dört kez “çok yüksek” kategorisinde yer almasını sağladığını söyledi. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısının da son 20 yılda önemli ölçüde azaldığını kaydeden Tekin, Türkiye’nin OECD raporlarında “nitelikli öğretmen eksiği yaşamayan ülkelerden biri” olarak öne çıktığının altını çizdi.
Bakan Tekin, kız çocuklarının eğitim erişimi alanında da ciddi ilerlemeler kaydedildiğini vurguladı. Ayrıca, Türkiye’nin OECD 2024 Aralık raporunda “En iyi gelişim gösteren ülke” olarak tanımlandığını belirtirken, mülteci çocukların eğitimine de dikkat çekti. “Yaklaşık 1 milyon mülteci çocuğumuz eğitim sistemimize entegre edildi. Bu yaş grubundaki okullaşma oranı, OECD ortalamalarına yaklaşmış durumda” diyen Tekin, bu verilerin Türkiye’nin herkese nitelikli eğitim sunduğunu göstermekte olduğunu sözlerine ekledi. “Merkezi iyi insan yetiştirme olan bir eğitim modeli ile dünyaya somut katkılar sunmayı hedefliyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı. Program boyunca Türkiye Maarif Vakfı’nın yabancı çocuklardan oluşan koro ekibi, Türkçe ve İngilizce şarkılarla sahne aldı.