Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) ile Bursa Business School’un işbirliği ve Atış Şirketler Grubu’nun ana sponsorluğu ile gerçekleştirilen Uludağ Dirençli Kentler Zirvesi, şehirleşme, sanayi, finans ve kentsel dönüşüm gibi önemli konuları masaya yatırdı. BTSO Başkanı İbrahim Burkay, açılış konuşmasında Bursa’nın tarihsel mirasının yanı sıra sanayi alanındaki öncülüğünü vurgulayarak, geleceğin dirençli şehir inşasında Bursa’nın rolünü ön plana çıkardı.
Burkay, şehirleşmenin yalnızca nüfus artışı ile sınırlı olmadığını, aynı zamanda medeniyetin birikiminin bir göstergesi olduğunu belirtti. Bursa’nın tarihsel olarak ticaret ve üretimin merkezi konumunda bulunduğunu ifade eden Burkay, “1960’lı yıllarda Türkiye’nin ilk organize sanayi bölgesine ev sahipliği yapan Bursa, planlı kalkınma alanında da öncü olmuştur,” dedi. Günümüzde 200 ülkeye ihracat yaparak 35 milyar dolarlık dış ticaret hacmine ulaşan Bursa’nın, Türkiye ekonomisinin lokomotif şehirlerinden biri olduğunu dile getirdi.
Bursa’nın birinci derece deprem kuşağında bulunduğunu hatırlatan Burkay, mekânsal planlamanın önemini vurguladı. “Geçmişten ders alarak geleceğimizi daha bilinçli bir şekilde inşa etmek herkesin ortak sorumluluğudur,” diyen Burkay, kentin geleceğini şekillendirecek en önemli adımlardan birinin 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı olduğunu kaydetti.
Bu planın yalnızca yeni yollar ve konutlar için değil, bütüncül bir gelecek senaryosu ile ele alındığında değer kazanacağını belirtti. “Modern, sağlam ve sağlıklı yaşam alanları ile sanayi, ticaret ve lojistik altyapıları bir arada tasarlayarak çocuklarımıza gurur duyacakları bir şehir bırakabiliriz. BTSO olarak bu hedef doğrultusunda stratejik projeler üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz,” ifadelerini kullandı.
İkincil bir oturumda “Kentsel Dönüşüm Ekonomisi: GYF & GYO Finansman Modelleri” konusunu ele alan Atış Şirketler Grubu Finansal Yatırımlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cihan Tokgöz, dönüşüm süreçlerinin başarısında güven duygusunun ve etkili iletişimin önemini vurguladı. Tokgöz, kentsel dönüşümün yalnızca fiziksel bir süreç değil, aynı zamanda sosyal bir olgu olduğunu belirterek, “İletişim süreci doğru yürütülmelidir. Hak sahiplerine hakları net olarak anlatılmalıdır. Yerel yönetimlerin sürece katılımı güveni artıracaktır,” dedi. Ayrıca, finansal sürdürülebilirliğe de değinen Tokgöz, Gayrimenkul Yatırım Fonları’nın (GYF) dönüşüm projelerinde etkili bir şekilde kullanılmasının projelerin hayata geçirilmesi ve sürdürülebilirliğini artıracağını ifade etti. Kişiye özel esnek ödeme planlarının da bu süreçte önemli olduğunu belirtti.
Zirve, finans ve kentsel dönüşüm alanındaki uzmanlarla akademisyenleri bir araya getirerek, dirençli kentlerin oluşturulmasında dikkate alınması gereken stratejik unsurları tartıştı. Katılımcılar, şehirlerin iklim değişikliği, göç ve afet riskleri gibi sorunlarla başa çıkabilmeleri için uzun vadeli, bütüncül ve katılımcı çözümler geliştirilmesi gerektiği konusunda hemfikir oldu. Zirvede BTSO Başkanı İbrahim Burkay ve BTSO İnşaat Konseyi Başkanı Ali Tuğcu, etkinliğe katkılarından ötürü Atış Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Metin Atış’a teşekkür plaketi sundu.