Niğde’de Süt Üreticileri, Düşük Fiyatlar ve Yüksek Maliyetler Nedeniyle Zor Durumda Kaldıklarını Açıkladılar

Niğdeli süt üreticileri, Ulusal Süt Konseyi’nin belirlediği 17,15 TL çiğ süt fiyatının altında süt satmak zorunda kaldıklarını, bu durumun sürdürülemez olduğunu bildirdi. Niğde Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Bilgehan Güney, büyük firmaların düşük alımları ve artan maliyetlerin küçük çiftçiyi zor durumda bıraktığını, bu nedenle hayvanların kesime gönderildiğini vurguladı.

Niğdeli süt üreticileri, Ulusal Süt Konseyi’nin belirlediği 17,15 TL çiğ

Niğde’deki süt üreticileri, Ulusal Süt Konseyi tarafından belirlenen çiğ süt fiyatı 17,15 TL olmasına rağmen, sütlerini sadece 12 TL’ye satmak zorunda kaldıklarını dile getirerek, mevcut koşullar altında hayvancılığı devam ettiremeyeceklerini vurguladılar. Niğde Damızlıklık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nde toplanan üreticiler, büyük firmaların belirlenen fiyatın altında süt almakla kendilerini zor durumda bıraktığını ve artan maliyetlerin etkisiyle hayvanlarını satmak zorunda kalacaklarını ifade etti. Birlik başkanı Bilgehan Güney, bu durumun karşısında küçük çiftçi lehine düzenlemeler yapılması gerektiğini belirtti. Güney, “Süt toplayarak sanayicilik yapan firmaların, Ulusal Süt Konseyi’nin açıkladığı fiyatların altında süt aldığını duyurmak istiyoruz. Ulusal Süt Konseyi, sıcak süt için en az 15 TL, soğuk süt için 17,15 TL fiyat belirledi. Ancak Niğde’de sıcak süt 14 TL, soğuk süt ise 15,5 TL gibi düşük fiyatlarla alınıyor. Üreticinin eline geçen miktar, raflardaki satış fiyatlarının çok altında. Yem, elektrik ve veteriner gibi temel giderleri karşılamakta zorluk çekerken, tüketicinin ödediği yüksek fiyatlar ortada. Bu durumda kazanan belli: büyük zincir marketler ve sanayiciler. Küçük üreticiler ise emeğinin karşılığını alamazken, sabahın erken saatlerinde hayvanlarına bakan çiftçilerimizi de unutulmamalıdır. Süt üreticisini koruyacak adil bir fiyat politikası oluşturulmalı ve büyük şirketler yerine küçük çiftçiyi destekleyecek düzenlemelere ihtiyaç vardır” dedi.

Güney, artan girdi maliyetleri ve büyük sanayicilerin baskısı nedeniyle birçok küçük çiftçinin hayvanlarını kesime göndermeye zorlandığının altını çizdi. “Yaşanan bu durum katlanılamaz hale geldi. Eğer bu durum böyle devam ederse, ilerleyen günlerde süt üreticisi kalmayacak ve halk daha yüksek fiyatlarla süt ürünleri satın almak zorunda kalacak” ifadelerini kullandı. Üretici Harun Evkaya ise, Ulusal Süt Konseyi’nin fiyat belirlemesinin ardından peynire zam yapıldığını ancak bu zamların kendilerine yansımadığını açıkladı. Girdi maliyetleri arasında yem fiyatlarının 13 TL olduğunu belirten Evkaya, “Sütümüzü 15 TL’ye sattığımızda gerçekten ne kazanacağız?” dedi.

Üretici Erdoğan Ergen ise, çiftçilerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı. “Eğer köylülerin durumu böyle giderse, şehirlerde yoğun bir göç başlayabilir. Üretimden vazgeçip şehirlerde temiz iş bulmaya çalışacağım. Köylerden insan kalmayacak, üretimin sürdürülebilmesi için köylümüzün burada yaşaması gerekiyor” şeklinde konuştu. 18 yıl boyunca Niğde’de süt üretimi yapan Yusuf Musalli ise, fiyat farklılıkları devam ederse hayvanlarını satmak zorunda kalacağını belirtti. Musalli, “Bir dönem bir ton süt sattığımızda bu, bir asgari ücrete denk geliyordu; şimdi 1 kilo sütten 8 TL zarar ediyorum. Yorulduk, dayanacak gücümüz kalmadı” diye sözlerini tamamladı.