Nöbetçi Eczaneler
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa’nın yeni ortaklıklar geliştirmeye yönelik çabalarının önemli olduğunun altını çizerek, “İhtiyacımız olan ürünleri güvenilir ortaklardan temin etmenin aşırı bağımlılıkları azaltmanın, savunmasız kalmayı ve şantaj durumlarına karşı en etkili savunma yolu olduğunu zor yoldan öğrendik” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
Salı günü, görevdeki ikinci döneminin ilk 100 gününü tamamlaması vesilesiyle Brüksel’de yapılan basın toplantısında, Von der Leyen, bu süreçteki faaliyetlerini ve Avrupa Komisyonu’nun ilerideki önceliklerini aktardı. Toplantının büyük bölümünde Avrupa’nın maruz kaldığı güvenlik tehditleri ve savunma konularına khusus bir önem atan Von der Leyen, Avrupa’nın ABD ile olan ittifakının sarsıldığına dair mesajlar verdi. Von der Leyen, “Dünya etrafımızda hızla değişiyor. Jeopolitik dönüşümler, var olan ittifakları sarsıyor. Yıllardır süregelen güvence mekanizmaları çökmekte” ifadesini kullandı.
Yeni dönemde, Avrupa Komisyonu’nun ilk kez bir savunma komiseri atadığını belirten Von der Leyen, “Bizler artık ciddi bir jeostratejik rekabet dönemindeyiz. Bazı ülkeler kendilerini izole ediyor, belirsizlikler yaratıyor ve kısa süreli kazanç peşinde koşuyor. Ancak Avrupa’nın açık kalacağına, ortaklıkları ve dışa açıklığı koruyacağına dair kararlıyız” şeklinde konuştu.
“Ortaklık oluşturmak yaşam damarımız,” diyen Von der Leyen, “İsviçre, Meksika ve Mercosur ile yeni iş birlikleri geliştirdik. Mercosur ile yapılan 20 yıl süresince süregelen müzakerelerin sonucunda önemli bir anlaşmaya imza attık ve 700 milyon tüketiciyi kapsayan bir pazar oluşturmayı başardık. Malezya ile ticaret görüşmelerini canlı tutuyoruz ve Karayip Ortak Pazarı ülkeleriyle işbirliğini yeniden tesis ettik” diye ekledi. Ayrıca, Hindistan ile bu yıl içerisinde serbest ticaret anlaşmasının tamamlanmasını hedeflediklerini dile getiren Von der Leyen, “Bu ortaklıkları oluşturmak son derece önemlidir. Çünkü ihtiyaç duyduğumuz ürünlerin güvenilir kaynaklardan temin edilmesi, aşırı bağımlılık ve zayıf duruma düşmememiz için kritik bir faktördür” şeklinde konuştu.
“Avrupa’nın değerleri, özgürlük ve hukukun üstünlüğü tehdit altındadır,” diyen Von der Leyen, “Egemenliğin yanında bazı ciddi taahhütlerin de sorgulandığını görmekteyiz. Her şey karşılıklı çıkarlara dayanıyor. Bu sebeple, değişim hızı arttı ve atılması gereken adımlar artık daha cesur ve kararlı olmalıdır” dedi.
Son olarak, geçtiğimiz hafta düzenlenen olağanüstü AB Liderler Zirvesi’nde, üye ülkelerin 800 milyar euroluk savunma paketine destek verdiğini hatırlatan Von der Leyen, “Bu tarihi bir adım olacaktır ve Avrupa savunma birliğinin temeli niteliğindedir. ReArm Europe planını en güçlü şekilde hayata geçireceğiz. Burada amaç, günümüzdeki somut tehditlere karşı tam kapasitemizi devreye sokmaktır. Eğer İngiltere, Norveç ve Kanada gibi benzer düşüncede olan ülkelerle iş birliği yaparsak, potansiyel çok daha büyük olabilir” ifadelerini kullandı.
Von der Leyen ayrıca, göçmenlerin iadesinin kolaylaşması için yeni bir yasa tasarısının sunulacağını belirterek, “Üye devletler arasında iade kararlarının tanınmasını sağlayacak ortak bir düzenleme getireceğiz. Daha net ve sade kurallar içeren bir yönetmelik ile sığınma hakkı bulunmayan kişilerin iadesini sağlayan bir sistem kurmayı hedefliyoruz. Bu şekilde zorla geri gönderilen kişilere giriş yasağı uygulanacak ve güvenlik riski taşıyan durumlarda daha katı önlemler alınacaktır” dedi.
ABD ile olan ilişkilere de değinen Von der Leyen, “ABD, 80 yılı aşkın süredir en yakın müttefikimizdir ve zorluklarla karşılaştığımızda ABD ve Avrupa’nın birlikte hareket ettiğinde daha güçlü olduğunu zamanla gösterdik. Evet, bazı konularda farklı görüşlere sahip olabiliriz; fakat ortak çıkarlarımıza baktığımızda, her zaman bu farklılıkların önünde olduğunu görmekteyiz” değerlendirmesinde bulundu. Ayrıca, nükleer güvenlik konusunun tamamen ulusal bir yetki alanı olduğunu ve bu nedenle yorum yapmanın Komisyon açısından söz konusu olmadığını da belirtti. Von der Leyen, Avrupa’nın savunma yatırımlarının %80’inin dışarıya gittiğine dikkat çekerek, mevcut durumu iyileştirmek için yeni bir yaklaşım geliştirdiklerini vurguladı.